9 Haziran 2010 Çarşamba
Dikkat! İşletme Hatası
Bugün İstanbul'dan döndüm.İstanbul'un sağnak hali hiç çekilmiyor. Şimdi güneşe kavuştum da biraz içim açıldı. Yağmur da ne yağmurdu ama...Yollar dere olmuş akıyordu.Bir de sokakta bütün yağmur yağacak haberlerine inat giyilmiş yüksek puntolu açık ayakkabılı kadınları görünce hiç mi haberleri dinlemiyorsunuz kardeşim demeden edemedim. Tamam güzellik, şıklık ama su birikintilerinden açık ayakkabılarla geçmek de pek hoş görünmüyor doğrusu.
Neyse efendim, bize ne diyip geçelim. Ama dün bana ne deyip geçemediğim bir olaya şahit oldum. Hem kahve molası için ve hem de yagmurdan korunmak için normalde pek ugramadıgım Midpoint'e oturdum. Bu dolup taşan Nişantaşı mekanını nedense açıldıgı gunden beri pek hazetmem. Malum kötü alışkanlığım nedeniyle balkonda tente altında oturmayı tercih ettim. Yağmurun da en şiddetli oldugu dakikalardı. Mekanı terk etmek isteyen musteriler girişte yagmurun dinmesini beklerken, benim gibi yagmurdan kaçan bir kaç kişi de mekana giriş yapıyordu. Mekanın girişindeki yer döşemeleri de yagmurdan şıpır şıpır su olmuş. Ve kadıncağızın teki içeriye girmek üzereyken kendini bir anda yerde buluverdi. Düşmek zaten sinir bozucu, bir de üstüne sırılsıklam olunca iyice çileden çıkartıyor insanı. Bu müstesna mekanın görevlileri ne yaptılar? Düşen kadının hemen ardından yere kaymayı önleyen halı serdiler. Yahu bu insanların aklı nerede? Önce halı yok sandım. Islak zemin uyarısı koymadıkları için kızdım. Sonra halı gelince iyice sinirlendim. Madem halınız vardı neden sermediniz demezler mi adama?
Ey işletmeciler! Öyle dekorasyona tonlarca para döküp, mönülere alengirli yemekler eklemekle olmuyor bu işler. Hizmet kalitesini, müşteriye verdiginiz değeri göstermeniz lazım.Tabii bence...:)
Sevgiler,
Etiketler:
Istanbul,
Olmamis,
Yazmadan Gecemediklerim
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
1 yorum:
aaaa ben Midpoint severim ama kötü reklam yapmayalım lütfen :)
Yorum Gönder