Pages

23 Temmuz 2008 Çarşamba

Heineken Sehirleri

Heineken'in yeni reklam kampanyasinda kullanilan gorselleri sevdim. New York, Paris ve Rio de Jenairo yeniden insaa edilmis. Hem de beton ve tugla kullanilmadan:) Rio'daki Isa Heykeli ve NY'daki ozgurluk heykeli tirbusondan yapilirken, Paris'in unlu kulesi tamamen siselerden olusturulmus. Resimlere tiklayarak daha yakindan bakmanizi oneririm. Bu arada calisma Publicis Conseil tarafindan yapilmis.








22 Temmuz 2008 Salı

Egitim + Iletisim


Ingilizce artik hayatimizin her alaninda fazlasiyla var. Bunu biliyoruz. Ben, mumkun oldugunca ingilizce terimleri turkce cumlelerime sıkıştırmamaya calisiyorum. Pazarlama ve reklam sektoru ozellikle ingilizce ve turkce kelimelerden olusan cumleler kurmaya nedense bayiliyor. Bunlari soylerken kesinlikle amacim ahkam kesmek degil ama konusma ve yazma dilinde tek bir dil kullanilir. Ya ingilizce cumle kurarsiniz ya da turkce. Terimlerin de mumkun oldugunca turkcelestirilmis hallerinin kullanimindan yanayim. ( Henuz turkceye gecmemis kelimeler gibi istisnai durumlar haric )

Neyse efendim, aslinda bu yaziyi yazma nedenim bugun gelen bir e-postadir. Bugun gelen coklu gonderim yapilmis e-postalarimi ayiklarken bir tanesi dikkatimi cekti. Iletisim egitimleri duzenleyen ve adini da egitim ve iletisim kelimelerinin birlesiminden alan bir firmadan gelen e-postaydi bu. E-postada yeni donemde baslayacak olan bir seminerden bahsediyor. Egitimin adinin ingilizce olmasindan dolayi egitimin iceriginin de ingilizce oldugunu zannediyorum. Fakat gelen e-posta turkceydi. En azindan cogunlugu turkceydi:) Su cumle, beni derinden yaraladi:)

"........marka yönetiminin temel unsurlarının masaya yatırıldığı bir platform yaratmanın yanı sıra güçlü bir iletişim networküne katılma fırsatı sunuyor." Iletişim networkü gibi bir tamlamayi kullanan bir sirketin bana verecegi egitimin icerik dilinden suphe ettim dogrusu. E-postanin sonunda da soyle baslayan bir cumle vardi;

"P.S. Program konuşmacıları........." P.S. kisaltmasi latincede post scriptum seklinde acilip yazi sonuna eklenen not anlamindadir ve Turk Dil Kurumu'nun sozlugunde bulunmamaktadir. Zaten ben de yazdigim e-posta ve yazili dokumanlarin sonuna bir ekleme yapacagim zaman P.S. degil de Not yazdigimi hatirliyorum. TDK nin sayfasinda hemen NOT kelimesinin karsiligina bakinca, fransizcadan turkceye gecmis bir kelime oldugunu goruyorsunuz.

Ben bir turkce dil uzmani degilim ve turkceyi cok dogru kullandigimi da iddia etmiyorum. Sadece ogrenmeye ve elimden geldigince uygulamaya calisiyorum. Biliyorum lafi biraz fazla uzattim ama soylemek istedigim su, pazarlama iletisim egitimi verecek bir sirketin gonderdigi tanitim e-postasinda bu tur yazim hatalarinin olmasi ve hedef kitlesine ulasirken hangi dili sececegine bile aslinda tam olarak karar verememis olmasi beni hayal kirikligina ugratti.


Sevgiler,

18 Temmuz 2008 Cuma

Icimi doktum. Okumak zorunda degilsiniz:)

Lutfen bu yaziyi benim icimi dokusum olarak algilayin. Okumak zorunda degilsiniz ama anlatmaya ihtiyacim var:)

Her turlu soru ve sorunlarimiza bir telefon uzakliginda oldugunu iddia eden bir destek hizmet hatti var. Buyuk bir grubun sirketi olan bu markayi mutlaka bir yerlerde duymus veya gormussunuzdur. Gelin bu markaya What's Up diyelim:))Ben de yaklasik 2 yildir bu hizmet hattinin uyesiyim. Aslinda ilk yilimin sonunda uyeligimi yinelememe karari almistim fakat telefonda uyelik yenilemek icin arayan bayan bir sekilde beni ikna edip tekrar uye yapti. Telefonu kapattigim anda pismanligim su yuzune cikti. Oldu bir kere diyerek 2. yil uyeligimi sindirmeye calistim. Genellikle bilgilendirme hzimeti ve havaalani otopark hizmetinden faydalandim bugune kadar. Fakat gectigimiz yil ciddi bir trafik kazasi geciren kardesime hava ambulansi gerektiginde yine bu hatti aradim. Dakikalarin bile hayati onem tasidigi o gun, bu hat bana hava ambulansi gonderip gonderemeyecegini bildirmek icin beni saate yakin bekletti. Aslinda bu hizmeti baska bir saglik hizmeti veren sirket uzerinden yurutse de benim kontagim hizmet hatti oldugu icin arka plandaki organizasyonsuzluk beni cok da ilgilendirmiyor. En sonunda kendimiz baska bir hava ambulans sirketini aramak zorunda kalmistik. Bu olaydan sonra uyeligimi nasil yinelettigimi hala bilmiyorum.
Bu yil icerisinde de yine otopark ve bilgilendirme hizmetlerinden faydalandim.Haziran ayinin 22 sinde seyahat danismanligi almak icin bu hatti aradim. Portekiz'e gitmeyi planliyordum fakat bir tur ile degil de tek basima gitmek istiyordum. Bu yuzden de onceden ulkeyle ilgili bir arastirma yaptim. Yine de her ay 80 Ytl verdigim icin ve iyi bir seyahat danismanlari oldugunu iddia ettikleri icin onlardan da Portekiz'le ilgili gezilecek gorulecek yerler bilgisi istedim. Bugun tarih 18 temmuz ve ben hala bu bilgiyi alamadim. Bu bilgiyle ilgili olarak tam 4 kez arandim. Her seferinde beni danismana aktarmak istediler fakat bir turlu musait olmadigi icin aktaramadilar. Madem danisman musait degil, beni nicin ariyorsunuz dedim. Kusura bakmayin tekrar arayacagiz dediler. Ve ben her seferinde telefonla bilgi vermenize gerek yok. E-posta atin lutfen dedim. Ne gelen e-posta var ne de arayip soran. Portekiz'den sogudum desem yeridir:)
Gecen haftalarda uyelik bedelimi kestikleri kredi kartimin suresi doldugu ve digerini aktif hale getirmedigim icin bedeli cekememisler. Tam bu donemde ben yine bu hatti arayip bir bilgi istedim ve bana bu bilgiyi veremeyecelerini ilettiler. Neden dedigimde kartinizdan odeme cekemiyoruz diye yanitladilar. Ben de durumu izah edip bunun icin beni arasalardi konuyu cozebilecegimi soyledim.
Ve ben simdi bu hizmet hattindan maalesef cikamiyorum. Sozlesme geregi 1 yili doldurmadan iptal etmiyorlar. Bu olaydan oturu ilk once kendime kiziyorum. Memnun kalmadigim bir hizmeti tekrar aldigim icin. Daha sonra da sunu sorguluyorum; Bu kadar cok vaadde bulunan bir marka musteri memnuniyetini nasil olur da bu kadar az onemser? Asli hizmetleri arasinda bulunan bir hizmeti 2 aya yakin bir sure boyunca nasil olur da veremez?

Serzenislerimi okudugunuz icin tesekkur ederim:)

10 Temmuz 2008 Perşembe

"BENDE BI'SEYLER VAR"



Bugun bir urune bakmak icin Ulker'in sayfasina girdim. Markalar bolumunde gozume takilan birsey oldu. Resimde kirmiziyla belirtmeye calistigim alanda da gorebilirsiniz. Bende bi'seyler var kismindan soz ediyorum. Bu bolume ancak uye olarak girebiliyorsunuz. Sirf ne oldugunu gorebilmek icin uye oldum. Bir sonraki asamada da ikinci resimdeki sayfa aciliyor.


Yaratici fikirleri olanlarin fikirlerini paylasmaya davet bu bolum benim cok hosuma gitti. Isterseniz fim ya da gorsel ekleyebiliyorsunuz. Her urun icin ayri olarak da bunu yapma sansiniz var. Bu sekilde marka hem genclerle iletisimini guclendiriyor hem de genc fikirlere onceden ulasma ve bunyesine kazandirma sansi oluyor.


Kafama takilan tek sey su oldu; acaba kac kisi Ulker'in sayfasini ziyaret ediyordur? Ozellikle de genclerin cok fazla ziyaret ettigini sanmiyorum. Belki vardir bilmiyorum ama bu olayi Ulker biraz desteklese cok daha guzel bir iletisim kurabilir diye dusunuyorum.

8 Temmuz 2008 Salı

Alo Kuru





Bugun Valikonagi caddesi'nde sokak temizleme araclarina benzer bir arac gordum. Bu, biraz daha sevimli duruyordu. Uzerinde de 444 KURU yaziyordu. Aciktigimdan midir nedir bilinmez bir an icin kuru fasulye servisi sandim:))




-Aloo Kuru servisi mi?




-Evet buyrun efendim.




-Ayy canim nasil kuru fasulye cekti. Bana lutfen 1 porsiyon kuru, yanina da pilav ve tursu lutfen.




-Adresi alalim.


..........


........


......


....


..


GIBI:)




Isin sakasi bir yana, kuru temizleme hizmeti veren bu sirketin evden alip eve teslim hizmeti degil aslinda farkli olan. Benim ilgimi ceken sey 444 lu hatlari bu kadar guzel kullanmalari . Ben cok eglenceli ve yaratici buldum.

3 Temmuz 2008 Perşembe

Bence super olurdu


Insaat sektorunun son donemdeki hizli gelisimi malumunuz. Nisantasi'nda da adim basi bir insaat soz konusu. Eskisi yikiliyor. Hoop yerine yenisi gelsin:)Ozellikle Keten Insaat levhasina yogunlukla rastlaniyor. Cekmeyen bilmez. Bu insaatlar mahalle sakinlerine ozellikle insaatin yakinindaki diger apartmanlarda oturanlara epey zorluk yaratiyor. En onemlisi ses unsuru. Butun gun ve hatta gece tak tuk seslerden insanin kafasi sisiyor. Ortaya cikan toz bulutlari da cabasi. Tam evimin karsisinda bulunan insaattan dolayi bu duruma maruz kalanlardan birisiyim. Mesela insaat sirketleri bu magduriyeti ortadan kaldirmak icin ve cevreyle iliskilerini iyi tutmak icin birseyler yapamaz mi?


Ornegin, gurultu sorunu icin her evin kapisina guzel bir album biraksalar. Icerisine de size verdigimiz rahatsizliktan dolayi ozur dileriz deseler.


Ya da tozlardan les gibi kirlenen camlarimizi sildirmek icin bir temizlik sirketiyle anlassalar ve isteyenlerin camlarini temizletleseler...


Bence super olurdu:)

2 Temmuz 2008 Çarşamba

Hakli Musteri




Bankalarin telefon bankaciligindan hic bir zaman haz etmedim. Bu sabah yasadigim olay da bu konuda kendime tekrar hak vermeme neden oldu. 2 gundur sabah saat 09.30 civarinda Garanti Bankasi tarafindan araniyorum. Gecen haftalarda yaptigim kredi karti basvurusu icin oldugunu saniyorum. Gelin gorun ki henuz aradiklarinda bir turlu acma firsatim olmadi telefonu cunku 2 kere caldirip kapatiyorlar telefonu ve ben de yetisemiyorum. Her seferinde Alo Garanti'yi arayip bir musteri temsilcisiyle konusmaya tesebbus ettim fakat musteri numaraniz yoksa bu pek de mumkun gorunmuyor. Musteri olmaya calisirken bir musteri numaramin olmasi da beklenemez degil mi?
Bu sabah da ayni sekilde telefona yetisemeyince internet sayfalarina girip baska bir numara var mi diye baktim. Tam bu esnada Hakli Musteri Hatti ile karsilastim. Ben de bir kac gundur iki kere caldirip kapadiklari ve bir turlu kredi kartimin isleme konulmasinin gerceklesmedigini dusunup kendimi cok hakli buldum:) Bu durumda ben de Hakli Musteri Hattini arayabilirdim. Aradim. Konuyla ilgili tek tespitim var.

Hakli Musteri Hatti, haksiz musteriyi bile hakli duruma sokabilir:) Cunku tam 10 dakika boyunca musteri temsilcilerinin diger musterilerle ilgilendigini soyleyip durdu. Bu da ayri bir ironi bence. Hakli musteri hattini arayan bu kadar cok inan var ise demek ki Garanti'de birsey ters gidiyor olmali.

Teoride cok basarili olan bir uygulama pratige geldiginde bakin nasil basarisiz olabiliyor. Tabii bu bana denk gelmis kotu bir tesaduf de olabilir. Eger farkli bir tecrube yasayan varsa lutfen paylassin. Ben de utanayim:)